Gece Köpekleri

Stok Kodu:
9786259804514
Boyut:
130-190-
Sayfa Sayısı:
132
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-08-16
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%30 indirimli
350,00
245,00
9786259804514
372216
Gece Köpekleri
Gece Köpekleri
245.00
Gökyüzünün büyük nükleer savaş ve sonraki kimyasal silahların kullanıldığı döneminden kalan çürümüş bataklık yeşilinin önceleri daha zehirli bir parlaklığı vardı. Sonraları ölmekte olan bir sarmaşığı andıran gök, zaman zaman gün batımlarında eski televizyon dizilerinde gördüğümüz, çocukluk günlerinden hatırladığımız gibi iç karartıcı bir bakır kırmızısına dönüyordu. Böyle zamanlarda nedenini bilmesek de Shelly daha üzgün görünürdü. Uyanamadığımız bir rüyanın ya da gerçekliğini inkâr ederek kurtulmaya çalıştığımız eski bir anı parçasının içinde sıkışıp kalmış gibi.” “Önce bölgeler vardı. Şehir sınırları kadar kesindiler. Gökyüzünün çürümüş yeşil ışığının altında parçalanmış arabalar ve bina iskeletleri arasında dolaşan, çeteden çok inanmış bir grup adanmışı andıran sokak müdavimleri. Sonra çoğu dağıldı, kendilerine uygun başka alanlara doğru yayılmışlardı ve eski kesinlikler kayboldu.” "Rüzgâr yeni bir karanlığı daha yaklaştırıyor gece köpeği Soğuk ve yağmurun taşıdığı sadece keder ve üzüntülerimiz mi? Ama karanlığı geceden söküp atmak nasıl mümkün olabilir? Vagonlarını terk eden eski lokomotifler demiryolunda şimdi çiseleyen yağmurun altında ıslanıyorlardır Çölün kumlarını okyanuslara savurmak gibi imkânsız Gece kumsalında serin bir rüzgâr esiyor" Penny ıslak geniş şapkası ve uzun kabloları halat biçiminde omzuna çapraz sardığı haliyle Indiana Jones gibi içeri girip, kullandığımız içi ceylan derisiyle kaplı uzun limuzinin anahtarlarını sallayarak masaya fırlattı. Bağlanacak diğer verici parçalarını çıkardı ve siyah bir şemsiye açtı. Sapının altından kablo çıkışını işaret ederek "Alıcıyı güçlendiriyor, alanı genişletiyor" diye açıkladı. Şemsiyeyi katı deterministlerin evinden almıştı. Her şeyi elden çıkartıyorlardı. "Onların işi artık bitti” dedi. Gün Doğumundan Önce Limuzine üç kız arkaya Jacky ve ben öne beş kişi bindik, koltuğumu onlara doğru çevirmiştim. Penny'yi telsizin başında evde bırakmıştık. Piper son kalan biraları da açıp arabanın kadehlerine doldurup dağıttı. Bunun içtiğimiz son şey olabileceğini bilerek "Joe'ya" diye kadehleri kaldırdık. Onu beklemediğimiz için bizden nefret edecekti. ‘Rüzgârın kanatlarında uçup git Memleketindesin bu bizim şarkımız Seni özgürce söylediğimiz yere'
Gökyüzünün büyük nükleer savaş ve sonraki kimyasal silahların kullanıldığı döneminden kalan çürümüş bataklık yeşilinin önceleri daha zehirli bir parlaklığı vardı. Sonraları ölmekte olan bir sarmaşığı andıran gök, zaman zaman gün batımlarında eski televizyon dizilerinde gördüğümüz, çocukluk günlerinden hatırladığımız gibi iç karartıcı bir bakır kırmızısına dönüyordu. Böyle zamanlarda nedenini bilmesek de Shelly daha üzgün görünürdü. Uyanamadığımız bir rüyanın ya da gerçekliğini inkâr ederek kurtulmaya çalıştığımız eski bir anı parçasının içinde sıkışıp kalmış gibi.” “Önce bölgeler vardı. Şehir sınırları kadar kesindiler. Gökyüzünün çürümüş yeşil ışığının altında parçalanmış arabalar ve bina iskeletleri arasında dolaşan, çeteden çok inanmış bir grup adanmışı andıran sokak müdavimleri. Sonra çoğu dağıldı, kendilerine uygun başka alanlara doğru yayılmışlardı ve eski kesinlikler kayboldu.” "Rüzgâr yeni bir karanlığı daha yaklaştırıyor gece köpeği Soğuk ve yağmurun taşıdığı sadece keder ve üzüntülerimiz mi? Ama karanlığı geceden söküp atmak nasıl mümkün olabilir? Vagonlarını terk eden eski lokomotifler demiryolunda şimdi çiseleyen yağmurun altında ıslanıyorlardır Çölün kumlarını okyanuslara savurmak gibi imkânsız Gece kumsalında serin bir rüzgâr esiyor" Penny ıslak geniş şapkası ve uzun kabloları halat biçiminde omzuna çapraz sardığı haliyle Indiana Jones gibi içeri girip, kullandığımız içi ceylan derisiyle kaplı uzun limuzinin anahtarlarını sallayarak masaya fırlattı. Bağlanacak diğer verici parçalarını çıkardı ve siyah bir şemsiye açtı. Sapının altından kablo çıkışını işaret ederek "Alıcıyı güçlendiriyor, alanı genişletiyor" diye açıkladı. Şemsiyeyi katı deterministlerin evinden almıştı. Her şeyi elden çıkartıyorlardı. "Onların işi artık bitti” dedi. Gün Doğumundan Önce Limuzine üç kız arkaya Jacky ve ben öne beş kişi bindik, koltuğumu onlara doğru çevirmiştim. Penny'yi telsizin başında evde bırakmıştık. Piper son kalan biraları da açıp arabanın kadehlerine doldurup dağıttı. Bunun içtiğimiz son şey olabileceğini bilerek "Joe'ya" diye kadehleri kaldırdık. Onu beklemediğimiz için bizden nefret edecekti. ‘Rüzgârın kanatlarında uçup git Memleketindesin bu bizim şarkımız Seni özgürce söylediğimiz yere'
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat