9786259684208
653031
https://www.kitapova.com/efsaneler-3
Efsaneler
154.00
Borges, Bécquer'i “İspanya'nın tek gerçek romantiği” sayar. O, gündeliğin içindeki olağanüstüyü
sezdirir; sözcüklerle değil, fısıltıyla.
İspanyol romantizminin en zarif anlatıcılarından biri olan Gustavo Adolfo Bécquer, sözlü kültürden
devşirdiği masalları modernist perspektifle yeniden okuyarak, gündelik ile olağanüstü arasındaki
sınırı silikleştirir; doğa, aşk, ölüm ve inanç temalarını şiirsel bir derinlikle işlediği gibi, zihinlerde
birbirinin zıttı gibi konumlanan gerçek ile hayalin esasen aynı şeyler olduğunu ispatlamak için
destansı bir uğraşa soyunur. Bécquer'in estetik dünyası, yalnızca romantik geleneğin bir yansıması
değil, aynı zamanda Latin Amerika'da 20 yüzyılda gelişen büyülü gerçekçilik akımının da öncülüdür.
Öykülerindeki anlatım tekniği, doğaüstünün sıradan bir gerçeklik olarak keşfi Borges, García
Márquez, Juan Rulfo ve Julio Cortázar gibi yazarlar üzerinde kalıcı bir etki bırakmıştır. Márquez onun
metinlerindeki puslu gerçeklik duygusunu “rüya ile tarih arasında kurulan geçiş kapısı”na
benzetmiştir.
Efsaneler, yalnızca geçmişe ait mistik anlatılar değil; aynı zamanda insanı tutkuları, korkuları ve
vicdanıyla yüzleşmeye davet eden zamansız metinlerdir.
Borges, Bécquer'i “İspanya'nın tek gerçek romantiği” sayar. O, gündeliğin içindeki olağanüstüyü
sezdirir; sözcüklerle değil, fısıltıyla.
İspanyol romantizminin en zarif anlatıcılarından biri olan Gustavo Adolfo Bécquer, sözlü kültürden
devşirdiği masalları modernist perspektifle yeniden okuyarak, gündelik ile olağanüstü arasındaki
sınırı silikleştirir; doğa, aşk, ölüm ve inanç temalarını şiirsel bir derinlikle işlediği gibi, zihinlerde
birbirinin zıttı gibi konumlanan gerçek ile hayalin esasen aynı şeyler olduğunu ispatlamak için
destansı bir uğraşa soyunur. Bécquer'in estetik dünyası, yalnızca romantik geleneğin bir yansıması
değil, aynı zamanda Latin Amerika'da 20 yüzyılda gelişen büyülü gerçekçilik akımının da öncülüdür.
Öykülerindeki anlatım tekniği, doğaüstünün sıradan bir gerçeklik olarak keşfi Borges, García
Márquez, Juan Rulfo ve Julio Cortázar gibi yazarlar üzerinde kalıcı bir etki bırakmıştır. Márquez onun
metinlerindeki puslu gerçeklik duygusunu “rüya ile tarih arasında kurulan geçiş kapısı”na
benzetmiştir.
Efsaneler, yalnızca geçmişe ait mistik anlatılar değil; aynı zamanda insanı tutkuları, korkuları ve
vicdanıyla yüzleşmeye davet eden zamansız metinlerdir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.