Bu işlem için üye girişi yapmanız gerekiyor

Ben û Sen

Stok Kodu:
9786253695460
Boyut:
135-195-
Sayfa Sayısı:
120
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-12-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%27 indirimli
149,00
108,77
9786253695460
693515
Ben û Sen
Ben û Sen
108.77
“Hayatı neyse şiiri de oydu.” Diyarbakır'ın taşları şehrin hafızasını taşır. O taşların gölgesinde bir meyhane vardır: Ben û Sen. Edip'in hikâyesi burada başlar. Çocuk yaşta sinema önlerinde gazoz satarken aldığı “Serçe” lakabı, edebiyat merakı ve giderek meyhanenin müdavimleriyle kesişen yolu… Ama bu yalnızca bir gencin serüveni değildir; bir şehrin toplumsal belleği, masalara oturan her tipte görünür. Ahmet Çakmak, Ben û Sen'de yalnızca bir mekânı değil, dönemin siyasi havasını, sokaklara sinmiş gerginliği, dilden dile dolaşan anıları ve efsaneleşmiş tipleri anlatıyor. Solcu Gençler'den Sanatçılar'a, Garibanlar'dan Tefeciler'e, Kürt Yazarlar'dan Sonradan Tövbe Eden Adamlar'a kadar her masa kendi hikâyesiyle Diyarbakır'ın canlı portresini tamamlıyor. Bu roman, bireysel arayışla toplumsal hafızayı buluşturan, taşın, şarkının ve masaların dile geldiği bir anlatı. Taşın kalbi yok mu sanırsınız, yüreğinde bir kalıp taş değil, kanlı canlı et parçası taşıyan zalimlerin yanında?
“Hayatı neyse şiiri de oydu.” Diyarbakır'ın taşları şehrin hafızasını taşır. O taşların gölgesinde bir meyhane vardır: Ben û Sen. Edip'in hikâyesi burada başlar. Çocuk yaşta sinema önlerinde gazoz satarken aldığı “Serçe” lakabı, edebiyat merakı ve giderek meyhanenin müdavimleriyle kesişen yolu… Ama bu yalnızca bir gencin serüveni değildir; bir şehrin toplumsal belleği, masalara oturan her tipte görünür. Ahmet Çakmak, Ben û Sen'de yalnızca bir mekânı değil, dönemin siyasi havasını, sokaklara sinmiş gerginliği, dilden dile dolaşan anıları ve efsaneleşmiş tipleri anlatıyor. Solcu Gençler'den Sanatçılar'a, Garibanlar'dan Tefeciler'e, Kürt Yazarlar'dan Sonradan Tövbe Eden Adamlar'a kadar her masa kendi hikâyesiyle Diyarbakır'ın canlı portresini tamamlıyor. Bu roman, bireysel arayışla toplumsal hafızayı buluşturan, taşın, şarkının ve masaların dile geldiği bir anlatı. Taşın kalbi yok mu sanırsınız, yüreğinde bir kalıp taş değil, kanlı canlı et parçası taşıyan zalimlerin yanında?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat